Bir iş aramak sizin tarafınızda bolca zaman ile çaba gerektiriyor ve bu hafife alabileceğiniz bir konu değil. Halihazırda çalışıyorken bir iş aramak, birçok uzmana göre en iyi yaklaşım, çünkü mevcut bir işi olan adaylar işe alım uzmanları için daha çekici olma eğiliminde. Diğer taraftan mevcut işinizi, ailenizi ve iş arayışınızı dengelemek yorucu olabilir ve dikkatli olmadığınız takdirde bu arayış felaketle sonuçlanabilir.
Yeni bir iş aramak için sayısız neden var. Belki mevcut rolünüzde daha ileri gidemeyeceğinizi hissediyorsunuz veya her gün yakından çalıştığınız bir kişiye dayanamıyorsunuz. Özgeçmişinizi göndermeye başlamadan evvel tüm bunları kapsamlıca düşündüğünüzden emin olun.
“İş yerinde canınızı neyin sıktığı hakkında konuşun ve meseleleri daha iyi bir hale getirmek için değiştirilebilecek şeyler olup olmadığını belirleyin.
Eğer konum değiştirmek istiyorsanız, bunun hakkında patronunuzla konuşmanız daha iyi olabilir, çünkü işletme uzaktan çalışma seçeneklerini gündeme getirmek isteyebilir” şeklinde konuşuyor özel mobil uygulamalar firması Lextech’in personel direktörü Chad Lily. Sonuç itibariyle mevcut rolünüzün kurtarılamaz olduğundan emin olun. Transfer olma, departman değiştirme veya uzaktan çalışma imkanınız olabilir mi? İşinizi daha eğlenceli ve ödüllendirici hale getirmek üzere yapabileceğiniz bir şeyler var mı?
Eğer yanıtınız hayır ise o zaman gidin, diye konuşuyor Roy West Companies CEO’su ve Gallup Organization bilim adamlarından Roy West. “Sessiz, saygın, hızlı bir biçimde ayrılmalı ve hiçbir zaman geriye bakmamalısınız. Eğer sizin ve onların (Patron/ Organizasyon) gelişmesini açıkça anlayan birisinin altında çalışmıyorsanız, ki bu ortak bir amaçtır, o zaman bunu yapan ve yapacak olan birisini bulmak mecburiyetindesiniz,” diyor West.
Peki gitme zamanı olduğuna karar verdiğinizde ne yaparsınız?
Çoğumuz kariyerlerimizin bir noktasında bunu yaşadık. Patronunuza söyler misiniz, söylemez misiniz? Görüşmeleri ve referansları nasıl ele alırsınız? İş arayışınıza netlik kazandırmanıza yardımcı olmak için CIO, eski işinizi kaybetmeden yeni bir işi aramanın en iyi yollarını ortaya çıkartmak için endüstri uzmanlarıyla görüştü.
Kime söyleyebilirsiniz
Patronunuza yalan söylemek hiçbir zaman akıllıca bir hareket değildir ama işinizi korumak istiyorsanız bazen bu gerekli bir şey olabilir. Bazı işletmeler aktif olarak iş arayışında olan insanları gönderme ilkesine sahiptir. Bu yüzden iş ararken bilmeniz gerekenlere dikkat edin. “Genel olarak iş arayışınızı sessizce yürütmeniz iyi bir uygulamadır.
Bu bilgiyi paylaşmanız için patronunuzla olan ilişkinize gerçekten güveniyor olmalısınız,” şeklinde konuşuyor işçi bulma pazarında 16 yıllık bir deneyime sahip olan Lily. Esasında Lily, birlikte çalıştığınız hiçbir kişiyle bunu paylaşmamanın akıllıca olabileceğini söylüyor.
Bir iş arkadaşı tarafından atılacak bir yanlış adım işten çıkarılmanıza yol açabilir veya firma içindeki itibarınıza zarar verebilir. Kariyer stratejisti ve koçu Donald Burns hemfikir: “Kesinlikle patronunuza söylemeyin; böyle yapmak en değerli varlığınızı, yani mevcut işinizi riske atacaktır.
Firma sizin iş aradığınızı fark eder etmez, yerinize geçecek birisini aramaya başlayacaktır. İşinizi muhtemelen kaybedeceksiniz.
Sınırı geçtiniz ve artık geri dönüş falan yok,” diyor Burns. Bu anlamda fi rma kültürünü bilmek hangi yolun takip edileceği kararına yardımcı olacaktır.
Mesai saatlerinde iş aramayın
İş arayışınızı çalışma saatlerinde gerçekleştirmek hiç iyi bir fikir değil. Mevcut işinizdeyken, burası temel odağınızda olmalı. Performans kaybı patronunuzun dikkatini çekecek ve sizde bir şeyler olduğunu anlamasına neden olacaktır.
Bu etik değil ve zamanı geldiğinde mevcut patronunuzdan iyi bir tavsiye mektubu almanızı sağlayacak bir şey değil. Ayrıca, iş arayışınızı göze çarpan bir şekilde yapmaya çalıştığınız takdirde, yakalanmanız olasıdır veya en azından dedikodu çarklarının dönmesine neden olursunuz. “Eğer işvereniniz bunu fark edecek olursa, sizin yerinize başkasını aramaya koyulabilir ve siz gitmeye hazır olmadan işten kovabilir.”
Bu aynı zamanda sizin ve ekibin kalanının verimliliğine zarar verir. Yeni bir işi üstlenmede geri durmaya başlarsınız çünkü çoğu aday bir projenin ortasında ayrılmak istemez,” şeklinde konuşuyor Lilly.
İşe alımcılar sağduyunun sürecin bir parçası olduğunu anlıyor ve yapabilecekleri şeyler için istekliler. “Eğer bir personel alımcıyla görüşüyorsanız, o sizi alabilmek için yapabilecekleri şeyi yapacaktır
Adayları görüşmeye getirebilmek için anlayışlı davranıyoruz. İşe alımcıların çoğu iş saatleri dışında veya yemek molası sırasında görüşecektir,” diye konuşuyor Lilly. Onun önerdiği bir ipucu: Özgeçmişinizde size ulaşabilecekleri zamanları listeleyin.
Firma e-posta adreslerini veya telefonlarını kullanmayın İster LinkedIn ve BranchOut gibi sosyal ağ profilleri, ister özgeçmişiniz üzerinde konuşuyor olun, hesaplarınız için kesinlikle kişisel e-posta adreslerine ve telefon numaralarına bağlı kalmak istersiniz. Bazı uzmanlar iş arayışınızı sadece kişisel PC’nizden yapmanızı söylüyor. Uygunsuz bir e-posta veya telefon araması müdürünüzün sizin ayrılacağınızı anlamasına neden olabilir.
Sosyal medya hesaplarınız için iş yeri e-posta adreslerini kullanmak, işten ayrıldığınızda eski adresiniz kapatılacağından veya yönlendirileceğinden profilinizi kilitlemenizin en emin yollarındandır. E-postalar her kime yönlendiriliyorsa bildirileri o kişi alacak ve özel mesajlarınızı ve diğer her şeyi görecektir. Bir talep girişi yaptıktan sonra muhtemelen kontrol için geri döneceksiniz ama bu sıkıntıdan uzak durun ve kişisel e-posta adreslerinizi kullanın.
Patronunuz doğrudan sorarsa ne yapmalısınız?
Eğer patronunuz size iş arayıp aramadığınızı sorarsa, yalan söylemeyin.
“İşvereninize karşı dürüst olmak en iyisidir. Bu durumda gönderilme riski yaşıyorsunuz; tabi geçmiş performansınız ile firmadaki duruşunuzun da bunun üzerinde tesiri var,” diyor Lilly.
Bu itibarla uzmanlara göre izlenebilecek bazı yollar var: “Son zamanlarda burada bir sürü değişiklik oldu. Ayrılmak istemiyorum ama biraz stresliyim ve sadece B Planı üzerinde düşünüyorum,” böyle bir durumu yönetmenin yollarındandır diyor Burns.
Özgeçmişiniz özensiz olmasın
Özgeçmişinizi kime verdiğiniz konusunda seçici olun ve özgeçmişinizi alanlara başvurunuzun gizli olduğunu söyleyin. “Özgeçmişinizle spam yapmak kötü bir yöntemdir. İşe yaramaz ve eğer halihazırda çalışıyorsanız, online sorgulara yanıt verdiğinizde kolaylıkla kendinizi açık edersiniz.
Özgeçmişinizin gizli bir biçimde dönmesi dahi risklidir. Sır diye bir şey yoktur,” diyor West. Lilly aynı düşünceyi tekrarlıyor ve bir adım öteye taşıyor. Özgeçmişinizi ilan tahtalarına gönderirken de gizliliğini koruyun. LinkedIn profilinizi güncel tutun ama personel arayanlarla irtibata geçtiğinizde dikkatli olun. Ağınız bunu da görüyor ve siz aramanızı başlattığınızda belki uyarı sinyalleri üretebilir,” diye konuşuyor Lilly.
Mevcut işvereniniz hakkında olumsuz şeyler söylemeyin
Durumunuz ne olursa olsun, firmanız veyahut müdürünüz hakkında kötü konuşmak sizin işi almanızı sağlamaz. İş görüşmesinde pozitif kalmak ve masaya getirdiğiniz şeylere odaklanmak önemlidir.
“Onlara doğruyu söyleyin,” diyor Burns. “Firmada bir şey değişti veya öyle bir noktaya geldiniz ki gidebildiğiniz noktaya kadar gittiniz ve yeni bir pozisyonun açılması için yıllarca bekleyemezsiniz.
Mevcut işvereniniz hakkında kesinlikle olumsuz herhangi bir ipucu vermediğinizden emin olun. Bu kuralın farkında olan ancak görüşmeler sırasında ağzını tutamayan insanlarla karşılaştım,” şeklinde konuşuyor Burns.
“Ayrılmanızın asıl nedeni patronunuz olsa dahi her şeye rağmen kötü konuşmaktan kaçınmalısınız. Görüştüğünüz kişiler olumlu şeyler söylediğinizi düşünmeli veya konuşmayı genel tutun ve konuyu kendi performansınıza getirin,” diyor Lilly.
Referansların kontrolü
Kazara patronunuzu veya müdürünüzü referans olarak vermek muhtemelen iyi durmayacaktır çünkü referanslar kontrol edildiğinde gafi l avlanabilirsiniz.
West’e göre referanslar sadece talep edildiğinde verilmelidir ve o zaman dahi iş arayışınızın gizli kalması uyarısı yapılmalıdır.
“Farklı işverenlerden sağlam üç tane referansa sahip olmalısınız,” diyor Lilly. “Bunlardan biri yönetici veya eski bir müdür olabilir. Mevcut işinizden sadece bir kişi olmalıdır, tabi eğer kendisine bilgiyi sızdırmaması konusunda güveniyorsanız ya da işten yakın bir dönemde ayrıldıysa.”
Kişisel markanızı satmak çalışırken daha kolay
Psikolojik veya analitik neden her ne olursa olsun, çalışanlar halihazırda çalışmakta olan birisini işe almayı tercih eder. “Potansiyel işverenler tarafından daha cazip görülürsünüz ve güçlü bir müzakere pozisyonuna sahipsiniz.
Esasında bazı işverenler işi olmayan insanları işe alma konusunda “gizli” bir önyargıya sahiptir,” şeklinde konuşuyor Burns. Lilly de aynı düşüncede; “Avantaj birilerinin onları istiyor olması algısında. İşsiz bir aday eğer pozisyon ivedi bir biçimde doldurulması gerekiyorsa ve doğru yeteneklere haiz ise bir avantaja sahiptir.”
Kendinizi en iyi pozisyona koyun
Her ne kadar ‘Global işsizlik’ had safhada olsa da, en yetenekli insanların her zaman seçenekleri vardır,” diyor West. Eğer çalışıyorsanız ve iş değiştirmeyi düşünüyorsanız, tüm ev ödevinizi yaptığınızdan ve işi almak için ayrılmadan önce kendinizi en iyi pozisyona koyduğunuzdan emin olmalısınız.
Aynı zamanda, mevcut işinize odaklanmanız ve verimli olmanız da önemli. En iyi çalışanlar her zaman güçlü bir biçimde bitirmek ve pozitif bir notla ayrılmak için çabalar. Maaşınızı aldığınız işi tüm becerilerinizle yapın. Bu sadece sizin yararınızadır ve bu bir iş bulmayı çok daha kolaylaştırabilir.