Site icon CIO Update

2016’da IT sektöründe neler olacak?

Bulut platformlarının devam eden hakimiyeti ve mevcut yetenek sıkıntısı önümüzdeki yıl IT sektöründe kafa karıştırıcı bir sürecin habercisi olarak dikkat çekiyor.

2015 yılının son aylarına doğru analiz şirketlerinden IDC ve Forrester Research 2016 yılıyla ilgili öngörülerini yayınladı. Pek çok okuyucu tarafından yayınlanan raporları kaygı verici bulunması şu an için muhtemel görünüyor.

IDC ve Forrester tarafından yayınlanan raporlara göre analiz şirketlerinin IT dünyasında düzenleyici bir dönüşüm çağının başlarında olduğumuzu söylemek mümkün. Sağlayıcıları korkutacak birtakım öngörülerin analizlerdeki raporlarda yer alması dikkat çekici noktaların başında geliyor. Düzenleyici dönüşümün yeni baskın sağlayıcılar ortaya çıkaracak olması şu anda IT sektöründe faaliyet gösteren oyuncular için göz ardı edilemeyecek dezavantajlar arasında yer alıyor. IDC ve Forrester analizlerine göre önümüzdeki beş yılda IT endüstrisinde muazzam bir değişim ve pek çok karışıklık ortaya çıkacak. Aslında bu süreç her gün yaşanılan değişimlerle kendini gösteriyor olmasına karşın sektördeki çoğu kişi yaşanılan hızlı değişimi yakalamakta geç kalıyor.

Analiz şirketleri tarafından hazırlanan raporlarda umutsuz bir tablo çizilmesi pek nadir karşılaşılan bir durumdur. Nihayetinde analiz şirketlerinin önemli bölümü kullanıcı ihtiyaçları, pazardaki fırsatlar ve teknoloji eğilimleriyle ilgili arayışlar sayesinde çalışmalarını yürütebilir. Dolayısıyla ortaya çıkabilecek yeni gelişmelerle ilgili karartmalar vermek daha fazla iş üretmek adına tercih edilebilecek stratejiler arasında yer bulamaz.

Diğer taraftan güllük gülistanlık öngörülerin ortaya koyulması da fayda sağlamaz. Öngörüleri risklerin ortaya çıkacağı şekilde optimistik olarak ortaya koymamak uzun vadede analiz yapan şirketin saygınlığını olumsuz yönde etkiler. Bu nedenle analiz şirketlerinin tozpembe senaryolarla ilgili fikirler belirtmesi, yok sayılamayacak kadar uygun olduğunda görülen bir durumdur.

İşte size Forrester ve IDC tarafından hazırlanan raporlardaki en önemli beş öngörü…

  1. Mevcut sağlayıcıları tatsız bir gelecek bekliyor

IDC raporundaki “2020 yılında bugünkü bilinen IT sağlayıcılarının yüzde 30’u var olmayacak.” ifadesi yaşanılacak değişimin ne kadar büyük olacağını net şekilde ortaya koyuyor. Başka bir deyişle günümüzdeki sağlayıcıların üçte birinin sektörün dışında kalacağını, birleşmelere ya da satın almalara söz konusu olacağını söylemek mümkün.

Gelecekteki değişimin işaretlerine dair birleşme veya satın alma süreçlerini günümüz IT sektöründe görüyoruz. HP’nin yola iki ayrı şirket olarak devam edecek olması, Citrix’in GotoMeeting birimini iş gücü planlamalarından dolayı ayırması ve son dönemde Dell’in EMC’yi satın alması bu konudaki örnekler arasında yer alıyor.

Ancak ortaya çıkan değişim yeniden yapılanan şirketler için tehlikeli denilebilecek bir süreç olma niteliği taşıyor. Söz konusu tablo büyümenin beklentilerin altında kalması, kazançların düşmesi, satış personeli yetkinlikleri ve döviz kuru gibi sebeplerden etkileniyor. Yeniden yapılanan şirketlerde ölçüt olarak kabul edilen büyüme oranlarının beklentilerin çok altında gerçekleşmesi felaket senaryolarını tetikleyen unsurlar arasında yer alıyor.

Yaşanılan problem yönetim eksikliğinden kaynaklanmamakla birlikte CEO değişimi veya kapsamlı yapılanma ile çözülebilecek nitelikler taşımıyor. Ortaya çıkan tablo sektördeki değişimin ve mevcut sağlayıcıların yarının çözümlerini sunamıyor olmasından ileri geliyor. Nitekim, farklı etkenlerden dolayı IT sektörünün yeniden yapılanması teknoloji dünyasının yeni fenomen ile hızlanacak gibi görünüyor: Özel özsermaye.

Silikon Vadisi’ndeki teknoloji şirketlerinin işleyişleri hızlı şekilde değişmeye ve beklenmedik maddi zararlara uğramaya devam ediyor. Gerçek şu ki IT sektöründeki yeniden yapılanmada pek çok şirketi olumsuz yönde etkilemeye devam edecek.

  1. Bulut sağlayıcıları dağılacak

Geleneksel sağlayıcı pazarında meydana gelebilecek dağılma sonrasında pek çok sağlayıcının yöneldiği ilk noktanın bulut ortamı olacağını düşünenlerden misiniz? Forrester raporuna göre ortaya çıkacak tablo beklenenden farklı:

“Amazon, IBM SoftLayer ve Microsoft gibi herkese açık bulut hizmetleri sunan şirketler kurumsal bulut sunucu pazarında daha fazla pay almaya başlamasıyla daha çok güçlendiği bir yıl bizleri bekliyor. Mükemmel teknoloji ve ölçeğine rağmen 2016 yılında büyük kurumsal işler konusunda ivme ortaya koyabilecek tek sağlayıcı Google’ın olacağını söylemek mümkün. Aliyun ve DigitalOcean gibi gelişen yenilikçi oyuncular olmasına karşın IaaS (Infrastructure-as-a-service) bulut servisleri ve bulut yönetim yazılımlarıyla ilgili seçenekler 2016 yılı sonunda yılbaşındakinden daha az olacak.”

Gartner’ın önde gelen bulut analistlerinden Lydia Leong, Twitter üzerinde yaptığı paylaşımda bulut servis sağlayıcılarından aldığı teklifleri değerlendirmenin güçlüğüne dikkat çekenlerin başında geliyor.

Forrester raporlarında bulut servis sağlayıcılarıyla ilgili dikkat çekilen noktalardan birisi de “standartlaşma”. Farklı bir deyişle bulut servis sağlayıcı pazarında elde olan seçenekler arasından tercih yapmak için kapsamlı değerlendirme yapılması önem taşıyor. Tercih edilebilirlik anlamında sunulan imkanlar şirketlerin kendilerine kehaneti olarak geri dönmesi kaçınılmaz sonuç olabilir. Özellikle daha küçük ölçekteki sağlayıcıların daha az gelir elde etmesi hizmetlerin sonlandırılmasını ve büyük sağlayıcıların pazarda daha fazla yer etmesini beraberinde getirecek.

Bulut servis sağlayıcı pazarı konusundaki durumun beklenilen bir tablo olduğunu söyleyebiliriz. 2014 yılında IDC tarafından yayınlanan analiz raporlarında bulut servis sağlayıcılarının küçük sağlayıcıların hizmetlerini sonlandırmasından sonra altı ile sekiz oyuncunun yer aldığı bir pazar haline geleceği belirtilmişti.

Sermaye yoğunluğunun yüksek olduğu tüm sektörlerde olduğu gibi IT sektöründe de ayakta kalma mücadelesini en büyük çek defterine sahip olan şirketlerin kazandığına tanık olacağız. 2016 yılı şu anki sağlayıcıların birçoğu için kazançlarının pazarda kalmaya yetecek kadar güçlü olmadığını fark ettikleri bir yıl olacak.

  1. Büyük, gerçek anlamda büyük veri geliyor

Büyük veri IT sektöründeki çoğu kişinin ağzında dolanan ve Harvard Business Review’a göre 21’inci yüzyılın en çekici mesleği olarak veri bilimcisi branşını ortaya çıkaran bir terim olma özelliğini taşıyor. Artan ilgi daha önceki süreçte mümkün olmayan ya da daha kötüsü “iç güdüsel” ve sezgisel olarak yok sayılan büyük miktardaki verinin analiz edilmesi anlayışını ortaya çıkarmış durumda.

Daha önceki süreçte büyük veri benzeri yaklaşımlar sadece makinelerin öğrenmesi ve yapay zeka gibi alanlarda kullanılırken artık pek çok alanda kendini gösteriyor. Son dönemlerde büyük veri  uygulamalarına ilaç üretimi, sağlık, eğitim, çeviri, insan kaynakları gibi pek çok alanda rastlamak mümkün.

Fakat IDC’ye göre büyük veri teknolojisi henüz başlangıç aşamasında bulunuyor. Bugün tüm uygulamaların sadece yüzde 1’i kavramsal hizmetleri kullanırken; 2018 yılında (farklı bir deyişle üç yıl içerisinde), uygulamaların yüzde 50’sinin kavramsal hizmetleri kullanacağı tahmin ediliyor. Temel olarak analiz özelliklerinin her uygulamaya entegre edilmesinin işlevselliği ve uyumluluğu arttıracağını söylemek mümkün.

Büyük veri ile ilgili en büyük problem son derece büyük depolama alanı gerekliliği. Makine öğrenme teknolojilerini kullanan IBM Watson, Google, Microsoft ve AWS gibi bulut sağlayıcılarının giriş yaptığı büyük veri alanındaki mevut altyapıyı kullanarak çok büyük veri kümelerinin analiz edilebiliyor. Büyük veri teknolojilerinin küçük ölçekli sağlayıcılar tarafından sunulamıyor olması büyük sağlayıcıları bu alanda faaliyet göstermek adına cezbediyor.

IDC’nin öngörüsü günümüz koşullarına göre fazla optimistik olabilir. Fakat büyük verinin yakın gelecekte kurumsal IT’nin önemli bir alanı olacağı su götürmez bir gerçek.

  1. Yazılım şirketine dönüşen kurumlar

Şirketlerin geleneksel sağlayıcılardan bulut sağlayıcılarına dönüş yaptığını söylemek mümkün. Açık kaynağa olan yakınlık her geçen gün artıyor. Kısacası, şirketler IDC’nin söylemi ile birer yazılım şirketi haline dönüşüyor. 2017 yılı sonuna Global 2000 Enterprises şirketlerine başkanlık eden CEO’ların üçte ikisi kurumsal stratejilerin merkezinde bir dijital dönüşüm projesini konumlandırmış olacak.

2018 yılında yazılım geliştirme özelliklerinden çok daha fazla dijital deneyim stratejilerinin sürdürmesi söz konusu olacak. Geliştiricilerin üçte ikisi stratejik dijital deneyim uygulamalarına ve servislerine yönelecek. Kurumsal IT’nin rol ve beklenti ile ilgili daha önce hiç olmadığı kadar değişim yaşayacağı bir süreç bizleri bekliyor. Yıllardan bu yana IT’nin masanın bir kenarında olması beklentisinin gerçeğe dönüşmesiyle “neler yapabiliriz” sorularının her taraftan yükselmesi muhtemel görünüyor.

Bu durum önümüzdeki beş yıl içerisinde çoğu IT organizasyonunun kendisini içerisinde bulacağı bir yapı olma özelliği taşıyor. Pek çok şirketin başlangıçta mobil uygulamalara yaptığı girişi dışarıdakilere danışmanlar tarafından destekleme imkanı maalesef bulunmuyor.

Daha önemlisi bu geçişi göze alabilecek bir şirket olması halinde dahi ciddi emek göstermesi gerekiyor. Dijital bir şirket olma sürecinde dışarıdan edinilecek kaynaklardan gelecek çaresiz verimsizlikler, yanlış başlangıçlar, yanlış anlaşılmalar her şirketin geleceği için çok tehlikeli olabilir.  Bu tür aksiyonlara girmek yerine IT’nin işin nasıl yapıldığında belirleyici olmasına yönelik yaklaşımların ortaya çıkması muhtemel. Söz konusu yaklaşımla oldukça yüksek sorumluluk ve beklentilerin beraberinde geleceği aşikar. Engellerle mücadele edecek olan CIO’ları yoğun bir dönem bekliyor. Beklentileri karşılayamayacak kişileri ise vasat bir kariyer.

IT’nin önderlik ettiği dijital geleceğe hazırlanırken yanlış yapmamanız önemli.

  1. Geliştiriciler zor bulunur bir kitle haline gelecek

Tabi ki, tüm bu gelişmeleri CIO’ların tek başına yapabilmesi mümkün değil. CIO’ların dijital şirket olma yolunda uygulama geliştirebilme niteliklerine sahip bir organizasyona ihtiyacı var.

Ve bu uygulamalarla ilgili tüm detaylar geleneksel şirket uygulamalarından farklı olması söz konusu. Farklı diller, farklı veritabanları, farklı mimariler, farklı çalıştırma ortamları ve daha fazlası… Kısacası, neredeyse her şey yeni olacağı ortamda geliştiricilerin son nesil uygulamaları ortaya koyabilecek farklı becerilere sahip olması gerekiyor.

2017 yılında, organizasyonların IT harcamalarının yüzde 50’sinden fazlası üçüncü parti platform teknolojileri, çözümler, ve servisleri konusunda olacak ve bu oran 2020 yılına doğru yüzde 60’lara ulaşacak. “Kurumsal IT” ve “teknoloji sağlayıcısı” arasındaki temel farkın şirketlerin işleyişine bağlı olarak her iki alanda teknoloji çözümlerini geliştirme girişimlerine bağlı olarak neredeyse ortadan kalktığını söylemek mümkün.

Bu nedenle, yeni nesil uygulamalar ortaya koyabilme becerisine sahip geliştiriciler için kurumsal IT alanında ve teknoloji şirketleri arasında kıyasıya rekabet olabilir.

Açıkçası bu sürecin hem kurumsal IT organizasyonunda hem de kurumsal IT organizasyonunun parçası olduğu daha büyük birimlerde önemli fikir değişiklikleri gerektireceğini söyleyebiliriz. IT’nin her zaman maliyet odaklı yaklaşımından dolayı bir gözün daima alınan ücretlerde olacağını göz ardı etmemek gerekiyor. Pek çok IT organizasyonlarının bütününde geliştiriciler vazgeçilebilir kişiler olarak görülmesine karşın ortaya çıkan yeni gerçeklerle geliştiriciler kritik birer kaynak haline gelecek.

Ve kendi IT organizasyonunuzun Silikon Vadisi dışında olduğu için bu süreçten etkilenmeyeceğini düşünmemelisiniz. Silikon Vadisi şirketleri tarafından ihtiyaç duyulan becerilerin oldukça yüksek olması nedeniyle bu şirketler becerileri edinebilecekleri lokasyonlarda kolaylıkla yer edinmeyi planlayabilirler. Daha önemlisi planlanan yer sizin bulunduğunuz mevki olabilir.

Sonuç olarak hem Forrester hem de IDC tarafından ortaya koyulan öngörüler IT’deki kurumsal altyapının her alanındaki yazılım altyapısı ve ihtiyaç duyulan kritik teknik becerilerle oldukça farklılaşacağına dair ipuçları veriyor. Raporlara ilişkilendirilmeden ortaya çıkabilecek sonuçlardan bahsetmek pek çok kişi için inandırıcı görülmeyebilir olmasına karşın ortaya çıkan rakamlar IT sektörünü oldukça kargaşalı günler beklediğine dair işaretler veriyor.

Exit mobile version