Microsoft’un aktif cihaz sayısı 3 yılda 400 milyon azaldı

Bu azalma, yalnızca teknik nedenlerle değil, kullanıcı alışkanlıklarının kalıcı değişimiyle de açıklanıyor.

Microsoft’un son açıklamasına göre, dünya genelinde Windows işletim sistemine sahip aktif cihaz sayısı 1 milyar seviyesine geriledi. Bu rakam, şirketin 2022 yılına ait yıllık raporunda verilen 1,4 milyarlık cihaz sayısına kıyasla 400 milyonluk bir düşüşe işaret ediyor. Bu da Windows ekosisteminin son üç yılda ciddi ölçüde kullanıcı kaybettiğini gösteriyor.

Bu azalma, sadece donanımsal eskime veya yazılım uyumsuzluğu gibi teknik nedenlerle değil, aynı zamanda kullanıcı alışkanlıklarındaki kalıcı değişimlerle de açıklanıyor. Mobil cihazların güçlenmesi, alternatif işletim sistemlerinin cazibesinin artması ve pandemi sonrası değişen tüketici davranışları, bu kaybın başlıca nedenleri arasında yer alıyor.

Windows 10 yolun sonuna yaklaşıyor

Microsoft, 14 Ekim 2025 tarihinde Windows 10 için desteğini tamamen sonlandıracağını daha önce duyurmuştu. Şirket, bu tarihten sonra güvenlik güncellemeleri dahil olmak üzere hiçbir destek sunmayacak. Bu durum, hala Windows 10 kullanan milyonlarca cihaz için kritik bir dönüm noktası anlamına geliyor.

İlgili Makaleler

Windows 11’e geçiş ise her kullanıcı için kolay değil. Çünkü Microsoft’un yeni işletim sistemi, yalnızca belirli donanım gereksinimlerini karşılayan cihazlarda çalışıyor. Bu nedenle, Windows 11’e geçiş yapmak isteyen birçok kullanıcı ya donanım güncellemesi yapmak zorunda kalıyor ya da yeni bir bilgisayar satın alıyor.

Bu strateji, Microsoft açısından doğal bir satış teşviki oluştururken, kullanıcılar için ek maliyet anlamına geliyor. Özellikle bireysel kullanıcılar arasında, çalışır durumdaki cihazlarını yalnızca işletim sistemi desteği sona erdiği için yenilemeye yanaşmayan önemli bir kitle bulunuyor.

Apple Silicon ve macOS yükselişi sınırlı kaldı

Microsoft’un kullanıcı kaybının tamamı rakip platformlara geçiş anlamına gelmiyor. Her ne kadar Apple’ın kendi işlemcilerine (Apple Silicon) geçtiği Mac modelleri pazarda büyük ilgi görse de satış verileri bu geçişin sınırlı kaldığını gösteriyor.

Statista’nın verilerine göre, 2023 itibarıyla Mac satışları düşüş eğilimine girmiş durumda. Bir dönem Apple’ın toplam gelirlerinin %85’inden fazlasını oluşturan Mac serisi, şu anda sadece %7,7’lik bir paya sahip. Bu da 400 milyon kullanıcının tamamının macOS’a yönelmediğini ortaya koyuyor.

Mobil cihazlar bilgisayarların yerini almaya başladı

Kullanıcıların büyük kısmı, artık temel dijital ihtiyaçlarını akıllı telefonlar ve tabletler üzerinden karşılayabiliyor. İnternet kullanımı, belge düzenleme, iletişim ve içerik tüketimi gibi işlemler için bir masaüstü ya da dizüstü bilgisayara ihtiyaç duymayan kullanıcı sayısı giderek artıyor.

Pandemi döneminde yaşanan geçici PC satış artışının ardından, pazar yeniden mobil cihazların lehine döndü. Oyun ve profesyonel iş yazılımları gibi özel gereksinimler dışında, kişisel kullanımda bilgisayar sahipliği hızla düşüyor.

Kurumsal geçişlerde Linux alternatifi öne çıkıyor

Avrupa’da bazı kamu kurumları, Microsoft ürünlerinden açık kaynak kodlu çözümlere geçiş yapmaya başladı. Almanya’nın Schleswig-Holstein eyaleti, Fransa’nın Lyon kenti ve Danimarka Dijital İşler Bakanlığı gibi kurumlar, güvenlik, maliyet ve bağımsızlık gerekçeleriyle Linux tabanlı sistemlere yöneliyor.

Bu tercihler, Windows’un kurumsal alandaki hakimiyetine doğrudan bir tehdit oluşturmasa da, alternatiflerin artık daha ciddi değerlendirilir hale geldiğini gösteriyor.

Yeni nesil rakipler: Chromebook ve Google ekosistemi

Kullanıcılar, bilgisayar satın alırken artık Windows dışındaki seçenekleri daha fazla değerlendiriyor. Özellikle Chromebook modelleri, uygun fiyatları ve bulut tabanlı yapısıyla öne çıkıyor. Eğitim kurumlarının büyük bölümünde kullanılan bu cihazlar, yeni nesil kullanıcıların Google ekosistemine daha kolay alışmasına neden oluyor. Gelecekte kendi cihazlarını satın alacak bu genç kitle, Microsoft’un uzun vadeli kullanıcı tabanını tehdit eden önemli bir değişimi temsil ediyor.

Microsoft’un performans iddiaları tartışma yarattı

Microsoft, Windows 11’in Windows 10’a kıyasla 2,3 kat daha hızlı çalıştığını iddia ediyor. Ancak bu karşılaştırmaların, eski nesil donanımlarla yeni sistemler arasında yapıldığı ortaya çıktı. Windows 10’un 6., 8. ve 10. nesil Intel işlemcilerle; Windows 11’in ise 12. ve 13. nesil işlemcilerle test edilmesi, performans verilerinin adil olmadığı yönünde eleştiriler doğurdu. Bu durum, Microsoft’un yeni sürüme geçişi hızlandırmak için algı yönetimi yaptığı iddialarını da beraberinde getirdi.

Microsoft, Windows 10’un sona erecek desteğini kullanarak kullanıcıları Windows 11’e yönlendirmeye çalışıyor. Ancak kullanıcı davranışlarındaki kalıcı değişim, mobil cihazların yükselişi ve yeni alternatiflerin cazibesi, bu stratejinin etkisini sınırlayabilir.

Aktif cihaz sayısındaki düşüş, sadece bir donanım sorunu değil; Windows’un uzun süredir sürdürdüğü pazar hakimiyetinin sarsılmaya başladığının da bir işareti olabilir.

İlgili Makaleler

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

Başa dön tuşu