Site icon CIO Update

Blackberry Q10 : Akıllı telefonda klavye sevenlere…

Fiziki klavye tutkunları şimdi kendileri için tasarlanmış bir akıllı telefona sahip, fakat başka hiç kimse onun dezavantajlarına katlanmak istemeyebilir.

Altı yıl önce ilk iPhone geldiğinde o zamanların baskın ürünü BlackBerry’nin aksine fiziki bir klavyeye sahip olmamasından ötürü yaygın bir biçimde alaya alınmıştı. Birkaç yıl sonrasında Android’li ilk akıllı telefonlar ortaya çıktığında, bunların çoğu iPhone’u ezecek özellik olarak fiziki klavyelerini ortaya koydu. Bugün ise akıllı telefon dünyasına dokunmatik klavyeler hükmediyor. Android cihazları arasında dahi, Motorola Droid 4 ve Photon Q fiziki klavye sevenler için kalan tek gerçek seçenekler.

BlackBerry yöneticileri, akıllı telefonlarda fiziki klavyelere yönelik talebin çok büyük olduğu konusunda emin. Görüyorsunuz, fiziki klavye sevenler mobil cihazların dokunmatik dünyasından kaçma ümidiyle öylece yatarak bekliyor. BlackBerry’nin kurumsal icracı başkan yardımcısı David Smith’in anlattığı hikaye bunu gösteriyor. Smith’in inancına göre Q10 sadece bu özgürlüğüne kavuşturulmuş klavye sevenler dalgasını arkasına almayacak, aynı zamanda onların tutkusu dokunmatik ürünlerden memnun olan diğer insanları da cezbedecek. Dolayısıyla da sadece dokunmatik olan başarılı akıllı telefon BlackBerry Z10’un benimsenme oranını arttıracak; BlackBerry’nin başarısız talihini tersine çevirmesi için ihtiyaç duyduğu türden bir müthiş çıkış.

Dokunmayla yazmanın sezgisel karışımı
İlk olarak şu konuyu netleştirmeliyim ki BlackBerry, Q10’da korktuğum bir hatayı yapmadı. Hem fiziki klavye hem de dokunmatik bir ekrana sahip olmak, birbirine benzemeyen iki arayüz arasında uyumsuz bir geçişe neden olabilir; bir buçuk yıl kadar önce BlackBerry Bold 9900’da gördüğümüz gibi.
BlackBerry Q10 bu uyumsuzluktan kaçınıyor. Evet, birçok seçeneği onaylamak için dokunmatik ekranı kullanıyor ve fiziki klavye üzerinde girdikleriniz için butonlara basıyorsunuz ama BlackBerry klavyesini sadece metin girişi ile kısıtlayarak iyi bir iş yapmış (Bold 9900’ün sahip olduğu navigasyon kontrolleri yok); onun dokunmatik kontrollerle olan ilişkisi esasında tüm dokunmatik cihazların ekran klavyesi ile dokunmatik ekranın diğer kontrolleri arasındaki ilişkinden farklı değil.

Bazı eylemleri klavyeden başlatabilirsiniz ki klavye yanlıları bunu sevecek. Sözgelimi, App ekranında yazmaya başladığınızda bir arama çubuğuyla beraber sizin yazdıklarınızla uyuşan uygulama ve eylemler belirecek (“tw” yazdığınızda Twitter uygulaması ve Tweet gönder eylemi çıkıyor). Windows 8’in başlat ekranında tuşlara basılarak eylemleri başlatmanıza izin vermesine benziyor ve aynı BlackBerry Z10’un Search özelliği gibi çalışıyor.
Klavyenin dokunma hissi gayet iyi ve tuşları net bir biçimde ayırt ediyorsunuz. Klavye tutkunlarının bunun sağladığı his ve tepkilerinden memnun olacağından eminim. Tuşlar gayet okunabilir; cihazın Alt tuş seçenekleri de öyle (mesela sayısal tuşlar). Diğer cihazların fiziki klavyelerindeki sıklıkla okunmayan tuşlara göre güzel bir değişim.

Fakat ben fiziki klavyeden dokunmatik ekrana geçiş yaparken problemlerle karşılaştım. Ekran çoğu zaman metin seçimi, imlecin metin içinde konumlandırılması veya metin girip yapıştırabilmem için bir metin alanının aktive edilmesinde benim dokunuşlarıma yanıt vermedi. BlackBerry Z10’da da aynı seçim sorunları yaşadım ama diğer ikisini değil. Bu yüzden sorun genel olarak Q10’a değil de bendeki cihaza özgü olabilir. Cihazı henüz geri verebilme imkanınız varken bu tür etkileşimleri kendinizin iyice gerçekleştirdiğinizden emin olun.

Fiziksele geçelim: Q10’un yumuşak karnı
BlackBerry Q10’un en büyük özelliği (fiziki klavyesi) aynı zamanda telefonun en önde gelen dezavantajı.
Öncelikle onu tek elle kullanmak güç. BlackBerry Q10’u bir elinizde tuttuğunuzda, etkin bir biçimde kullanabilmeniz için baş parmağınızı dokunmatik ekranın merkezine ayarlamanız gerekiyor. Fakat o zaman da klavye çok altta kalıyor, bilhassa ters taraftaki tuşlar için. Ağırlık merkezi de uygun olmadığından tuşlara emin bir biçimde basmak güç çünkü siz yazarken cihaz kendini topluyor. Sonuç olarak çok yavaş ve hatalı biçimde yazıyorsunuz.
BlackBerry Q10’da yazmak için iki elinize de ihtiyacınız var. Onu bir elinizde tutup diğer elinizin işaret parmağıyla yazabilirsiniz ama eski BlackBerry kullanıcılarının çoğunun kullana geldiği yöntem; cihazı iki elle tutarak iki başparmakla yazmak. Bunun hızlı ya da kolay olduğundan şüpheliyim.

Bu düzende başparmaklar fiziki klavye üzerinde yazmak için iyi bir konuma sahip ama aynı zamanda dokunmatik işlemler için de ekrana erişebiliyor. Parmaklarınıza rehberlik eden tuşlardaki sırtların çift başparmaklı yazma için tasarlanmış olduğunu bu açıklayabilir; Q10’u diğer şekillerde tuttuğunuzda, tuşlar parmaklarınızı doğru yerlere götürmeniz için o kadar iyi bir rehber değil.
BlackBerry Q10’u iki elle birden kullanmak zorunda kalmak, bazı durumlarda kullanımını daha da güçleştiriyor. Mesela otobüste ayakta yolculuk ederken veya diğer elinizde başka bir nesne taşırken. Yürürken dahi BlackBerry Q10’u kullanmak biraz güç. Diğer taraftan iPhone’lar ve diğer çoğu akıllı telefon (devasa ekranı dolayısıyla Samsung Galaxy Note II hariç) tek elle iyi kullanılıyor. Bu yüzden onlar hareket halindeyken daha verimli bir kullanım imkanı sağlıyorlar.

Klavyenin sabit konumu aynı zamanda BlackBerry Q10’un ekranının küçük olduğu anlamına geliyor: 3.1 inç çapında, 720×720 piksel çözünürlüğünde. Q10’u diğer tam dokunmatik cihazlarda yapabildiğiniz gibi yatay modda kullanamıyorsunuz.
Q10’nun ekranı kare olduğundan, onu döndürmek küçük ekran problemini gidermiyor. Fiziki klavyeli diğer akıllı telefonlar döndürüldüklerinde video ve web sayfaları için daha uygun geniş bir görme alanı sağlayan daha uzun ekranlara sahip.

Sonuç itibariyle BlackBerry akıllı telefon haricindeki cihazları kullanan herhangi bir kimse çabucak küçük, esnek olmayan ekrandan nefret edecektir. Bir akıllı telefon üzerinde yapılan çoğu işlemde kullanılmak için çok küçük. Ekran üzerinde işlem yapmak için ya çok az alanınız oluyor veya web sayfalarında olduğu gibi okumanız ve etkileşimde bulunmanız neredeyse imkansız olan minik nesnelerle karşılaşıyorsunuz. Web sayfalarında gezinmeyi veya video düzenleme, fotoğraf düzenleme, slayt düzenleme, metin biçimlendirme, oyun oynama ya da iPhone ve Android’li bir akıllı telefonun yapabileceği binlerce işlemi unutun. En basit web sayfaları ile iletişim odaklı uygulamaların kullanımı dahi zor olabilir; aynı anda ne kadar fazla şey görebileceğiniz ve metinlerin ne kadar küçük olduğu ortadayken. Twitter, Facebook ve benzerlerinden bahsediyorum. Minik, döndürülemeyen ekran esasında Q10’u bir metin cihazı olmaya zorluyor (BlackBerry Messenger, Twitter, e-posta vs.); gerçek bir akıllı telefona değil. Eğer tüm yapmak istediğiniz metinler üzerinden iletişim kurmak ve spor sonuçları, başlıklar ya da hisse değerleri gibi temel bilgileri okumaksa; ama neden kendinizi kısıtlayasınız ya da limitli kullanım için fazla ödeyesiniz ki?

BlackBerry Z10’un güçlü yanlarından istifade
Fiziki klavyenin güçlü ve zayıf yanlarının dışında BlackBerry Q10 aynı BlackBerry Z10 gibi çalışıyor; iyi tasarlanmış ve kullanışlı tüm mesajları içeren Hub görünümü, uygulamalar arasında geçiş için kullanışlı Peen and Flow kullanıcı arayüzü ve BlackBerry’nin birden çok güvenlik katmanına sahip.
Q10, BlackBerry 10 OS’in bu üç yeteneğini gayet iyi bir biçimde sağlıyor, çok farklı ekran boyutu ve fiziki klavye kullanımına rağmen.
Nihayetinde Q10’un fiziki klavyesi yapabileceklerini Z10 üzerinde mümkün olanın bir altkümesiyle sınırlıyor. Ölümüne bir fiziki klavye hastası olsanız dahi, kendinizi fiziki klavyeyle sınırlamanızı yeniden düşünmelisiniz. Çok şey kaçırıyorsunuz ve çoğu insan bir veya iki hafta içinde ekran klavyesine adapte olabileceklerini keşfetti. Sadece dokunmatik olan cihazların akıllı telefon satışlarının yaklaşık yüzde 100’üne karşılık gelmesinin bir nedeni var.
BlackBerry Q10 AT&T, T-Mobile ve Verizon Wireless’te kontratsız 580 dolar. İki yıllık kontratla ise AT&T ve Verizon fiyatı 200 dolar.
Q10 32 GB dahili depolamayla geliyor ve her zamanki MicroUSB yuvasına ek olarak bir miniHDMI portuna sahip. Arka kapak çıkartılabildiğinden bataryayı değiştirebiliyor veya daha yüksek kapasiteli batarya kızağı kullanabiliyorsunuz. 8 megapiksellik temel resim ayar kontrollerine, makul rötuş ve düzenleme yeteneklerine sahip iyi kalitede bir kamerası var.
1990’ların mobil yapısına yönelik nostaljinin veya kendi inatçılığınızın bir akıllı telefonun yapabileceklerini kaçırmanıza neden olmasına müsaade etmeyin. Ama eğer sadece bir mesajlaşma cihazı istiyorsanız, o zaman BlackBerry Q10’a yönelin; bunda gayet iyi.

Exit mobile version