Giyilebilir teknolojiler kurumları da değiştirecek!

Dünyanın en büyük akıllı giyilebilir teknolojiler geliştiricisi Amazfit’in Türkiye Ülke Müdürü Murat Sungur Özkan ile pazarın durumunu ve geleceğini konuştuk.

Akıllı saatler, bileklikler, kolyeler ve hatta yüzükler… Giyilebilir teknolojiler bir zamanlar basit bir oyuncaktı ama artık teknoloji dünyasının en önemli oyuncularından biri. Cep telefonlarından sonra tüm dünyada en çok satışın yapıldığı bu ürünler sağlık verilerini toplama, yürüyüş, koşu ve yüzme dahil olmak üzere birçok antrenman bilgisini kaydetmenin haricinde, artık kurumlar için de önemli birer yardımcı haline gelmeye başladılar. Kurumsal kimliklerin yüklü olduğu bileklikler ile bina girişlerinde kapılar açılıyor, otomatlar çalıştırılıyor ya da daha sağlıklı aktiviteler teşvik edilebiliyor. Sağlık ve sigorta sektörü, vatandaşların sağlık bilgilerine ulaşabiliyor onlara çok daha avantajlı fırsatlar sunabiliyor. İş güvenliği, kurumsal güvenlik, personel takibi kadar birçok alanda başarılı uygulamaları görebiliyoruz.

Teknolojiye olan ilgi COVID-19 süreciyle birlikte artmaya devam ediyor. Bu durum da Amazfit gibi teknolojiyi son derece iyi kullanan markaların yararına oluyor. Amazfit Türkiye Ülke Müdürü Murat Sungur Özkan, özellikle pandemi sürecinde akıllı saatlere olan ilginin artış gösterdiğini doğruluyor. Özkan, akıllı saatlere ve giyilebilir teknolojiye talebin beklenmedik bir şekilde arttığını belirtirken, Çin’deki teknolojik ürünlerin parçalarının bulunmasında kriz yaşandığından da bahsediyor. Özkan, “Türkiye’de birçok etkene bağlı olarak geriden gelen bir yapı söz konusu. Ama bu teknolojiye bu kadar talep olmasıyla birlikte kullanımı da arttı ve daha da artacağına inanıyorum” diyor.   

İlgili Makaleler

 Sağlık Kontrolleri Son Derece Önemli

Pandemi sürecinde özel sağlık sigortası ya da devlet denetiminde gerçekleşmesi gereken sağlık kontrollerinin önemli olduğuna değinen Özkan, giyilebilir teknolojilerin doktorlar ve bu alana yatırım yapan firmalar için değer yarattığını söylüyor. Ayrıca verilerin, Zepp uygulaması ile sigorta firmalarının uygulamalarıyla beraber bağlanabiliyor olmasının kişiye özel indirimler gibi avantajlar sağladığını da ekliyor. Sağlığa bu kadar önemin verildiği bu dönemde, kişiler açısından sağlık verilerini bulutta tutarak bunları gözlemleyebilmelerine yardımcı olan teknoloji ön plana çıkıyor.

Akıllı Saatlerde Üç Önemli Unsur

Akıllı saatlerde en önemli unsurların çipset, sensör ve yazılım olduğuna dikkat çeken Özkan, bu kapsamda iki kritik noktadan bahsediyor: “Software” ve “Hardware”. Özkan, “Globalde bu iki alanı başarılı yapabilen dört marka var ve Amazfit de 4. marka olarak dünyada yerini almış durumda. Kısaca söylemek gerekirse, Zepp markası özelinde bu marka hem hardware hem de software’i kendi üreten ve geliştiren bir marka” diyor.

Amazfit teknolojilerini geliştiren çatı şirket olan Zepp Health’in geçtiğimiz günlerde mevcut çipe kıyasla önemli performans artışları sunan yeni nesil akıllı giyilebilir çipi Huangshan 2s’yi duyurduğunu da sözlerine ekleyen Özkan sözlerini şöyle sürdürdü: “Yeni çip güç tüketimini %56 ve beklemedeki güç tüketimini %93 oranında azaltırken, grafik performansını %67 oranında artırıyor. Huangshan 2s, çift çekirdekli RISC-V komut seti mimarisini kullanan ilk giyilebilir yapay zeka işlemcisi. Yeni çip tüketicilerin şirketin akıllı sağlık ürünlerinde dair deneyimlerinde ve performansta önemli bir fark yaratacak. Huangshan 2s, şirketin üçüncü nesil Amazfit akıllı saatleri için kilit çiplerden biri olacak”.

Kandaki verilerin de son derece önemli olduğundan bahsederken aynı zamanda sundukları teknolojiyle kandaki oksijen miktarının ölçümünün ve günlük kişisel değerlerinin görüntülenmesinin kullanıcılar tarafından beğenildiğini ekliyor. Amazfit, kullanıcıların günlük PAI değerlerini görmelerini de sağlıyor.

Zepp Uygulaması Birçok Özellik Barındırıyor

Zepp OS uygulamasının yalnızca bir akıllı saat işletim sistemi olmakla kalmayıp, aynı zamanda açık bir sağlık yönetimi platformunun çekirdeğini oluşturduğunu ve böylece diğer birçok mobil işletim sisteminin sınırlamalarını ve sorunlarını ortadan kaldırdığına da vurgu yapan Murat Sungur Özkan, yeni Zepp uygulamasını şu şekilde anlatıyor:

“Yeni çipimizle eş zamanlı duyurduğumuz 55 MB’lık yeni Zepp OS ise, şirketin önceki işletim sisteminin onda biri boyutunda ve WatchOS 8’in yirmi sekizde biri büyüklüğünde. Zepp OS’nin güç tüketimi önceki Amazfit OS’den %65 daha düşükken, karşılaştırma testlerinde şirketin akıllı saatlerinden birinde pil ömründe %190’lık artış gözlemlendi. Yeni Zepp OS ayrıca kullanıcı deneyimini en üst düzeye çıkarmak için birçok modern ve dinamik görsel efekt içeriyor. Yeni Zepp OS yalnızca akıllı telefonlarla değil, akıllı evler ve diğer sağlık cihazları ve ödeme sistemleriyle daha iyi bağlantı kurmak için çok güvenilir ve güçlü bir Bluetooth bağlantısı sağlıyor. 4G/5G modüllerini destekleyen Zepp OS, akıllı telefon olmadan doğrudan buluta saat bağlantılarına izin vermek için TCP/IP ağ protokollerini entegre ediyor. Zepp OS, NetEase, Spotify, Alexa, Yuepao veya Strava gibi müzik, sesli komut ve fitness için internet bulut hizmeti uygulamalarını destekliyor. Zepp OS, 2021’in 4. çeyreğinde resmi olarak piyasaya sürülecek ve binlerce geliştiricinin katılımıyla akıllı giyilebilir kullanıcılar için küresel bir açık kaynaklı sağlık ekosistemi oluşturmasına olanak tanıyan, açık kaynaklı sağlık yönetimi platformu haline gelecek”.

Zepp Health dünyasındaki güncel gelişmelerden bahseden Özkan, Türkiye içinde de farklı neler yapabileceklerine ve bunları nasıl geliştirebileceklerine yönelik çalışmaları bulunduğunu da ekliyor.

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

Başa dön tuşu