ABD’nin tüm ülkelere yönelik uygulamayı düşündüğü yeni gümrük tarifeleri, Türkiye’deki BT bütçeleri üzerinde olumsuz etkilere yol açar mı? Bu durum, teknoloji stratejilerini ve bütçeleri yeniden değerlendirmeyi getirir mi? Maliyetlerdeki sapmalar bulut ve donanım bileşenlerinde, sonrasında ise yazılım vb. yansır mı?
Bulut Hizmetleri
- Operasyonel maliyetlerde artış: AWS, Google Cloud ve Microsoft Azure gibi Türkiye’de yaygın olarak kullanılan ABD merkezli bulut sağlayıcıları, veri merkezlerinde kullandıkları sunucu, ağ ekipmanları vb. donanım bileşenlerine uygulanan tarifeler nedeniyle maliyet artışlarıyla karşılaşacaklar. Bu artışları da Türkiye’deki müşterilerine yansıtacaklardır.
- Misilleme tarifeleri riski: Türkiye veya diğer ülkelerin ABD hizmetlerine karşı misilleme tarifeleri uygulaması durumunda, bu bulut platformlarının kullanım maliyetleri daha da yükselebilir. Özellikle AB’nin ABD teknoloji devlerini hedef alabileceği yönündeki sinyalleri de iyi değerlendirmek gerekiyor.
- Veri merkezi altyapısı: Veri merkezi inşaatı ve ekipmanlarında kullanılan alüminyum ve çelik gibi temel malzemelere uygulanan tarifeler, Türkiye’de yeni veri merkezi yatırımlarının veya mevcut altyapı genişlemelerinin maliyetini dolaylı olarak artırabilir. Bu da uzun vadede bulut hizmet fiyatlarını etkileyebilir.
- Sınır ötesi veri akışı kısıtlamaları: ABD tarifelerinin kısmen yabancı düzenlemelerin sınır ötesi veri akışını sınırlaması endişesiyle motive olduğu göz önüne alındığında, Türkiye’de veri yerelleştirme yönünde artan bir baskı oluşabilir. Bu durum, uluslararası bulut altyapısına bağımlı işletmeler için maliyetleri yükseltebilir.
Yazılım Maliyetleri
- Dolaylı maliyet artışları: Yazılım doğrudan tarifeye tabi olmasa da yazılım sektörü yukarıda bahsedilen donanım ve bulut altyapısına bağımlıdır. Bu alanlardaki maliyet artışları, Türkiye’de kullanılan yazılımların abonelik veya lisanslama ücretlerinin yükselmesine neden olabilir.
- Geliştirme ve teslimat süreçlerine etki: Yazılım geliştirme genellikle küresel olarak dağıtılmış ekipleri ve altyapıyı içerir. Tarifeler, geliştirme ve teslimat süreçlerinde kullanılan donanım ve bulut hizmetlerinin maliyetini artırarak potansiyel olarak daha yüksek yazılım fiyatlarına yol açabilir.
- Kur dalgalanmaları: Tarifeler, döviz kurlarında dalgalanmalara neden olabilir ve bu da USD cinsinden fiyatlandırılan yazılımları Türk alıcılar için daha pahalı hale getirebilir.
- Tedarik önceliklerinde değişim: Türkiye’deki işletmeler tarifelerin ve potansiyel kur oynaklığının etkisini azaltmak için yerel destek, Türkiye mevzuatına uyumluluk özellikleri ve çoklu para birimi fiyatlandırması sunan yazılım satıcılarına öncelik verebilir.
Donanım Maliyetleri
- Doğrudan fiyat artışları: ABD’nin tüm ithal ürünlere uygulayacağı genel bir tarife, ABD yapımı donanımın Türkiye’deki maliyetini doğrudan artıracaktır.
- Bileşenlere etki: Donanım üretimi genellikle farklı ülkelerden tedarik edilen bileşenleri içerir. ABD’nin dolaylı olarak bu bileşenlere uygulayacağı tarifeler, ABD menşeli parçalar kullanan ancak ABD dışında monte edilen ürünler de dahil olmak üzere genel donanım maliyetini artırabilir.
- Tedarik zinciri aksaklıkları: Tarifeler, küresel tedarik zincirlerini aksatarak, üreticiler kaynak ve üretim stratejilerini yeniden düzenlerken donanım için gecikmelere ve potansiyel olarak daha yüksek fiyatlara yol açabilir.
- ABD dışı tedarikçiler için avantaj: Türkiye, ABD’nin yüksek tarifeler uyguladığı ülkelerden yapılan donanım ithalatında karşılaştırmalı bir avantaj elde edebilir. Türkiye işletmeleri, rekabetçi fiyat ve kalite sunmaları halinde kaynaklarını bu bölgelere kaydırabilir.
- Ara mallar: Türkiye’nin ABD’ye ihracat yapan ülkelere (örneğin AB) ara mal tedarikçisi rolü, bu ülkelerin daha yüksek tarifelerle karşılaşması durumunda olumsuz etkilenebilir. Bu da onların rekabet gücünü ve Türk girdilerine olan talebi azaltabilir.
Türkiye İçin Genel Değerlendirmeler
- Türkiye’nin nispeten düşük tarife oranı: Türkiye’nin uygulayacağı %10’luk baz tarife, bazı büyük ekonomilere uygulanan tarifelerden düşük. Bu durum, bazı sektörlerde ABD’ye yapılan ihracatta bu ülkelere kıyasla az bir rekabet avantajı sağlayabilir.
- İç talebe odaklanma: Türkiye’nin iç talebe odaklanması, tarifelerin doğrudan etkisini ABD’ye yoğun ihracat yapan ülkelere kıyasla bir miktar sınırlayabilir.
- AB ile gümrük birliği: Türkiye’nin AB ile olan ve ticaret kısıtlamalarını kaldıran gümrük birliği, ABD tarifelerinin olumsuz koşullar yaratması durumunda alternatif bir pazar ve mal kaynağı olarak daha önemli hale gelebilir.
- Yatırım potansiyeli: Yüksek ABD tarifeleriyle karşı karşıya kalan ülkelerdeki şirketler, ABD pazarına daha düşük bir tarife oranıyla erişmek için Türkiye’de üretim operasyonları kurmayı düşünebilirler.
Sonuç olarak, ABD’nin yeni tarifeleri Türkiye’deki bulut hizmetleri, yazılım ve donanım maliyetlerini farklı derecelerde artırma potansiyeline sahip. Riskleri en aza indirmek ve maliyeti düşük çözümler bulmak için alternatif tedarikçileri değerlendirmek ve uzun vadeli teknoloji stratejilerimizi bu yeni koşullara göre şekillendirmek kritik önem taşıyor.