Bir iPhone hırsızlığı vakası, teknolojinin güvenlik özelliklerinin ve kullanıcıların bu özelliklere olan güveninin önemini bir kez daha gündeme getirdi. Hırsız, iPhone 15 Pro Max çaldıktan sonra, cihazın yeni “sahibi” olarak kendini tanıtarak, kurbanı Find My uygulamasını devre dışı bırakmaya çalıştı.
Bu, hırsızın Apple ID şifresini değiştirmesine, yeni bir şifre oluşturmasına ve cihazdaki tüm şifrelerle erişime sahip olmasına olanak tanıyabilirdi. Ancak kurban, Apple ile iletişime geçerek cihazı kilitleyip sildirdi. Gerçekleşen bu olay, Apple’ın iOS 17.3 ile tanıttığı Stolen Device Protection özelliğinin önemini vurguluyor.
Stolen Device Protection özelliği, tanıdık olmayan bir konumda cihazın belli başlı işlemleri gerçekleştirebilmesi için cihaz sahibinin Kimliğinin Face ID veya Touch ID ile başarılı bir şekilde doğrulanmasını gerektiriyor. Bu durum, Find My uygulamasını devre dışı bırakma, Apple ID şifresini değiştirme gibi hassas istekler için bir saatlik bir duraklama süresi öngörüyor.
Bu sayede, cihaz sahibine cihazının çalınıp çalınmadığını değerlendirme ve gerekirse Apple ile iletişime geçme şansı veriyor. Bu olay, kullanıcıların cihazlarını korumak için teknolojik güvenlik önlemlerini aktif olarak kullanmalarının önemini bir kez daha gözler önüne seriyor.
