Neden önemli: Microsoft çalışanlarının İsrail protestosu, teknoloji devlerinin uluslararası sözleşmelerinin insan hakları boyutunu yeniden gündeme taşıyor. Bulut anlaşmasının Filistinlilerin yaşamını etkileyen projelerde kullanıldığı iddiaları, şirketin politikalarına yönelik küresel baskıyı artırıyor. Bu gelişme, hem çalışanların söz hakkı taleplerini hem de şirketlerin siyasi krizlerdeki sorumluluğunu gözler önüne seriyor.
ABD’nin Washington eyaletinde bulunan Microsoft genel merkezinde düzenlenen protestolar, şirketin İsrail ile yaptığı bulut sözleşmelerini hedef aldı. Gösteriler sırasında en az bir Microsoft çalışanı polis tarafından tutuklandı. Eylemler hem mevcut çalışanlar hem eski personeller hem de sivil toplum temsilcilerinin katılımıyla gerçekleşti.
Protesto eylemleri iki gün sürdü
Microsoft çalışanlarının salı günü başlayan İsrail protestosu ilk gün barışçıl şekilde ilerledi. Ancak göstericiler, kampüs içinde toplandı ve şirketin politikalarını eleştiren pankartlar açtı. Protestoların ikinci günü ise gerginlik yükseldi. “No Azure for Apartheid” adlı grup, kampüs içinde “Özgürleştirilmiş Alan” adını verdikleri bir alan kurdu. Göstericiler, Microsoft tabelasının üzerine kırmızı boya döktü ve bazı yolları kapatmaya çalıştı. Polis raporlarına göre çalınan masa ve sandalyeler, geçişleri engellemek için kullanıldı. Bu nedenle oplam 18 kişi gözaltına alındı. Gözaltına alınanlar arasında şirket çalışanları ve eski çalışanlar da yer aldı.
Protestoların odak noktası bulut sözleşmesi
Eylemlerin hedefinde Microsoft’un İsrail hükümetiyle yürüttüğü bulut anlaşmaları vardı. Grup, sözleşmenin Filistinlilerin yaşamını etkileyen projelerde kullanıldığı iddiasını gündeme getirdi. Aynı zamanda Build konferansında da benzer protestolar düzenleyen grup vardı. Grup, şirketin bu süreçte ‘Filistin’ kelimesi geçen e-postaları engellediğini savundu. The Guardian, +972 Magazine ve Local Call iş birliğiyle yayımlanan araştırma, İsrail’in Microsoft’un bulut hizmetlerini Filistin’de veri toplama ve depolama amacıyla kullandığını ortaya koydu. Bu araştırma protestoların hız kazanmasında etkili oldu.
Microsoft’tan resmî açıklama geldi
Şirket sözcüsü, iddiaları kapsamlı ve bağımsız bir şekilde incelediklerini açıkladı. Açıklamada, Microsoft’un Orta Doğu’daki insan hakları standartlarını korumak için gerekli adımları attığı belirtildi. Ayrıca mülke zarar veren, işleri aksatan veya başkalarına tehdit oluşturan yasadışı eylemlere karşı şirketin net ve destekleyici önlemler uygulayacağı ifade edildi. Sözcü, protestoların güvenlik ve iş akışını etkilemesine izin verilmeyeceğini vurguladı.
Protestoların geleceği ve etkileri
Uzmanlar, gösterilerin kısa vadede şirketin gündemini meşgul edeceğini belirtiyor. İnsan hakları grupları, bu protestoların Microsoft’un Orta Doğu’daki sözleşmelerine yönelik küresel farkındalığı artıracağını savunuyor. Dolayısıyla şirketin yaklaşan dönemlerde politikalarını gözden geçirmesi ve çalışanların endişelerini dikkate alması bekleniyor. Ayrıca Redmond’daki eylemler, teknoloji firmalarının uluslararası politikalarla ilişkisini ve çalışanların bu konudaki tepkilerini yeniden gündeme getirmiş oldu.


