Neden önemli: Veri merkezleri, Japonya’da elektrik talebinde tarihi bir artışa yol açarak enerji altyapısını doğrudan etkiliyor. Bu durum, teknoloji şirketlerinin yatırımları ile enerji projeleri arasındaki uyumsuzlukları gündeme taşıyor.
Japonya, önümüzdeki on yıl içinde veri merkezlerine yapılacak büyük yatırımlar nedeniyle elektrik talebinde tarihi bir artışla karşı karşıya kalacak. Enerji danışmanlık şirketi Wood Mackenzie’nin raporuna göre 2034’e kadar ülkenin elektrik talep artışının yüzde 60’ı yalnızca veri merkezlerinden kaynaklanacak.
Teknoloji devleri Japonya’da yatırım planlıyor
Japon hükûmetinin Oracle, Google ve Microsoft’u resmî bulut sağlayıcıları olarak belirlemesi, küresel teknoloji şirketlerinin ülkedeki yatırımlarını hızlandırdı. Şirketlerin 28 milyar dolarlık (yaklaşık 4 trilyon yen) yeni yatırım planı, Japonya’daki veri merkezi kapasitesini üç katına çıkaracak. Bu gelişmelerle, 2024’te 19 TWh olan yıllık elektrik tüketiminin 2034’te 57-66 TWh seviyesine ulaşması bekleniyor. Bu artışın, 6.6-7.7 GW arasında pik talep oluşturacağı ve Japonya’nın toplam pik yükünün yaklaşık yüzde 4’üne denk geleceği tahmin ediliyor.
Yatırım takvimi enerji projeleriyle çakışıyor
Japonya’da doğalgaz çevrim santrallerinin inşası 7–10 yıl sürüyor. Teknoloji şirketleri ise yatırımlarını 5 yılın altında tamamlamayı hedefliyor. Bu takvim çakışması nedeniyle bazı büyük veri merkezi projelerinin ve çip üretim tesislerinin 2029’a ertelenme ihtimali gündemde. Enerji altyapısındaki bu uyumsuzluk yatırımların hızını yavaşlatabilir.
Fosil yakıt bağımlılığı sorun yaratıyor
Veri merkezlerinin kesintisiz çalışması için kömür ve doğalgaz santrallerinin sağladığı enerjiye ihtiyaç duyuluyor. 2034’e gelindiğinde bu kaynakların ülkenin toplam kapasitesinin yüzde 40’ından fazlasını oluşturacağı tahmin ediliyor. Bu durum, karbon nötr hedefler koyan teknoloji devlerinin planlarıyla çelişiyor.
Yenilenebilir enerji kapasitesi sınırlı kalıyor
Japonya yenilenebilir enerji alanında yatırımlarını artırsa da 2030’a gelindiğinde kapasitenin yalnızca yüzde 17 seviyesine çıkabileceği hesaplanıyor. Bu oran, veri merkezleri için gerekli elektrik ihtiyacını karşılamada yetersiz kalacak. Bu nedenle ülkede enerji arz güvenliği ve sürdürülebilirlik tartışmaları önümüzdeki dönemde daha da önem kazanacak.




